10 Mayıs 2018 Perşembe

Muhaliflerin Hataları

Bu yazıda iktidar yanlılarına yönelik bir eleştiri, suçlama veya aşağılama olmayacak. Zira değinmek istediğim konunun odağında onlar yok, konuda etken değil de edilgen durumda oldukları için. Bu konuda belki daha önce defalarca yazı yazılmış ve beyanatta bulunulmuştur, bilemiyorum. Kendini muhalif olarak görenler hakkında uzun zamandır bir şeyler anlatmak niyetindeydim, bardağın taşması ve bir şeyler karalamam bugüne kısmetmiş. 

Doğru gibi gözüken bir çok davranış ve yaklaşım, en azından (bir muhalif olarak) benim istemediğim şeylerin yaşanmasına sebebiyet veriyor. Türkiye benim değer ve düşünce yargılarıma göre 16 yıldır başta olan iktidar ve onların zihniyeti nedeniyle günden güne kötüye gitmekte, henüz nasıl bir şey olacağını kestiremediğim (ama kesinlikle kötü olan) bir sona doğru ilerlemekte. Ben bu gidişata verdiğim tepkilerle kendimi muhalif olarak konumlandırıyorum. Ülkenin muhalif %50'si ile beraber bu iktidarın değişmesi gerektiğini savunuyoruz. 

Tabi ki hepimiz sırf değişim istiyoruz diye yerine gelecekler konusunda hemfikir olmayabiliriz ancak öncelikli hedef ortak olduğuna göre bu doğrultuda doğru hareketlerde bulunmak zorundayız. Sırf 3-5 gün geyiğini çevirir, gülüp eğleniriz diye hiçbir getirisi olmamasının yanında işin ciddiyetini bozan ve yörüngesinden saptıran hareketler yapılması sinirimi çok bozuyor. Porno oyuncusu Johnny Sins'ten "TAMAM" kampanyasında destek dilenilmesi, sosyal medyadaki ilgi orospularının 3-5 takipçi kasmak için götüne başına "TAMAM" yazması, sanki bu ülkenin kendi muhaliflerinin istekleri değersizmiş gibi aşağılık kompleksi ile (akplilerin profili düşünüldüğünde hiçbir karşılığı olmayan) yabancı ünlü isimlere mesaj yağdırarak onlardan yine aynı kampanyaya destek istemek, dış basında Türkiye hakkında çıkan eleştirel haberleri mutluluktan havalara uçarak paylaşıp "Bakın yabancılar da bizle aynı şeyleri düşünüyor" mantığıyla karşısındaki grubu kendi tarafına çekmeye çalışmak (ki bu tarz haberler "Bizi çekemiyorlar" kontrasıyla ters etki yaratıyor), iktidar savunma mekanizması gereği kendisine karşı çıkanları marjinal olarak sınıfladığında bok varmışçasına marjinaliz diye sazan gibi atlamak (ki bu da sizi haklı sebeplerle değil de kendi marjinal "sapkın" istekleriniz için hareket ediyormuş gibi gösteriyor) gibi daha sıralanabilecek bir çok örnek, ülkedeki muhalif kesimin muhalefet ve propaganda yapma konularındaki beceriksizlik ve bilinçsizliğini ortaya koyuyor. 

Ne yazık ki haklıların değil, doğru hareket edenlerin kazandığı bir dünyada yaşıyoruz. En haklı argüman bile makul şekilde dile getirilmezse karşılık bulamaz, 16 yıldır bir kez dahi tam olarak bulabildiğini görmedim malesef. O nedenle bir şey yapmadan önce onu nasıl yapacağını ve sonuçlarını da düşünmek gerekiyor. Yazdıklarımı okuyup değişen biri olacağına ihtimal vermesem de içimi dökmüş olmanın verdiği rahatlamayla cümlelerimi sonlandırıyorum.

Saygılar.